19 Ocak 2016 Salı

Dziga Vertov

Geçmiş dönemin sinemasına ait bilgisi olanlar bilirler ki Ekim Devriminden sonra toplumun yaşam biçimi değişti ve sinema bu değişime ayak uydurmak konusunda çok sıkıntılı dönemler geçirdi. Sürekli olarak üst sınıfı canlandırmaya alışmış olan oyuncular Ekim Devrimi sonrasında bir anda alt sınıfı canlandırmaya başlayınca şaşkınlıklar yaşadı. O dönemlerde kentsoylu denilen kişiler özellikle tiyatro üzerinde oldukça etkiliydi ve bu etkiler sinemaya aktarılmaya çalışılıyordu. Bu aktarım sırasında alt sınıf ile üst sınıf arasında çatışmalar başladı ve alt sınıf sinemayı üst sınıfa teslim etmemek için direnmeye başladı. Bu direnişin temsilcilerinden birisi de Dziga Vertor 'dur.

Dziga Vertov


Vertov 1919 yılında ilki olmak üzere, devrimci sinema için manifestolar yazmaya başladı. Bu manifestolar içerisinde dikkat çeken cümleler genelde 'kurmaca' üzerine oluyordu. Çünkü Vertov, kurmacanın halkı aptallaştırdığını, gerçekleri gizlediğini ve sadece halkı eğlendirme amaçlı olduğunu, filmlerin asıl amacının halkı uyandıran, gerçekleri gözler önüne sermek olması gerektiğini, sinemanın bu filmlerden oluşması gerektiğini dile getiriyordu. Ancak Vertov, Stalin 'in zamanında da deneysel yöntemleri devam ettirme isteği nedeniyle ilgiden yoksun bırakıldı ve film yapması zor bir hale büründü. Bu sıkıntı dönemin ardından ise tekrardan Vertov sevgisi toplumda görüldü ve 'hakikatin sineması' (kinopravda), 'gerçeğin sineması' (cinéma vérité) hareketi başladı. Bu dönemde işçi sınıfı kendisine 'üstad' diyebileceği kişiler arıyordu ve Vertov bu adaylardan bir tanesiydi. Asıl adı Denis Kaufman 'dur. Kameralı Adam filmi izlenmeye değer kült filmlerden bir tanesidir. İlk filmi ise Devrimin Yıldönümü filmidir. Şuan vaktimin dar olması nedeniyle genel bir taslak olarak Vertov 'u ele alıyorum, daha sonra bütün filmlerini kapsayacak şekilde genel bir yazıyı sizlere sunacağım. İlk uzun filmi olan Sine-göz filmi de oldukça başarılı bir yapımdır. Madencilere destek olmak ve onların düşüncelerini övmek amacıyla Coşku filmini yaptı. Yine Lenin İçin Üç Şarkı (Lenin 'in Üç Şarkısı diye de adlandırıldığı olabiliyor) filmi de oldukça ilgi gören filmlerinden birisidir. Yaptığı son film ise Kolibelnaya (Ninni) filmidir. Baskıyı sürekli olarak hayatının her safhasında yaşamış olan Vertov, bütün bu baskılara rağmen sinemada derin izler bırakmayı başarabilmiştir.

Montaj anlayışı ve dünya görüşü ise başlı başına ele alınması gereken çok dahice fikirleri içerir. Bu nedenlerden ötürü de bu taslak yazımızı burada bitirip bir sonraki Dziga Vertov yazımızda görüşmek dileğiyle sinema ile kalın :)

Dziga Vertov hakkında daha fazla bilgi için Google 'da Arama yapabilirsiniz.

5 yorum

avatar

sinema hayatımızın en önemli noktalarından yani eğlencelerinden biridir. her sene hatta her hafta yeni yeni filmler çıkmakta ancak hepsi iyi denilecek kadar iyi değildir.

avatar

Dziga Vertov'un nadir hayranlarından biriyim sanırım. Dziga Vertov'un filmlerini çok beğeniyorum, 1920 li yıllarda olduğu için bulmakta zorlanıyorum.

avatar

bu siteyi oldukça yakından takip ediyorum. hiç bilgim olmayan konularda oldukça bilgi yükledim.

avatar

Bu derece büyük sinema üstadlarının tanıtımını yapmanız çok büyük hizmet, özellikle sinema konusunda seçici olan insanların yazılarınızdan çok istifade edeceği kesin.

avatar

Dziga Vertov daha önce hayat hikayesini azda olsa araştırmıştım.Adamın başından neler geçmiş öyle ya.Sitede çok özgün bilgiler var tebrik ederim

Back To Top